- Home
- AÇIKLAMALAR
- Yurtsever Halkımıza ve Kamuoyuna!

Yurtsever Halkımıza ve Kamuoyuna!
10
I.YPS Konferansı Sonuç Bildirgesi
”Demokratik Özerklik Direniş Ruhuyla Kazanacağız!”
Mücadelemizin kader tayin edici, oldukça tarihi ve kritik bir döneminde, 24 ve 28 mart tarihleri arasında, tüm öz yönetim direniş alanlarının temsil edildiği 81 delegenin katılımıyla I. YPS konferansımızı gerçekleştirdik.
“DEMOKRATİK ÖZERKLİK DİRENİŞ RUHUYLA KAZANACAĞIZ” şiarıyla gerçekleşen, 2017 yılının Newroz ortamında start alan ve özgürlük mücadelemizde derin bir anlam taşıyan kahramanlık haftasında sona eren konferansımızın öncelikle tüm Kürdistan halkına kutlu olmasını diliyor, bu tarihi adımın büyük başarılara yol açacağının müjdesini şimdiden veriyoruz. Yine tarihi bir dönemi değerlendirip yeni ve görkemli bir mücadele kapısından adım atmamıza yol açacak olan bu önemli çalışmayı tüm öz yönetim direnişi şehitlerine adıyor, konferansımızın onların ışığında başarıyla tamamlandığını, onlara verdiğimiz intikam ve başarı sözünün her zamankinden daha yakıcı bir gerçekliğe dönüştüğünü vurguluyoruz.
I.YPS konferansımız Kürtlerin öncülük ettiği özgür yaşama tutkusu ile dolu insanlık ailesi için oldukça tarihi gelişmelerin yaşandığı bir dönemde gerçekleşmiştir. Bölgede Kapitalist modernitenin yaşadığı krize karşı insanlığın demokratik ve özgür yaşam arayışlarının her geçen gün büyük başarılar elde ettiği bu dönem direnenlerin kazandığını müjdeleyen bir dönem olmaktadır. Özellikle Kürt halkının öncülüğünde ortaya çıkan devrimsel süreç Rojava alanında insanlığın bu gidişata “dur” deme gücünün olduğunu göstermekte, zalimlerin ve egemenlerin yenileceğinin işaretlerini vermektedir. Bu bakımdan Kürdistan devriminin gittikçe büyüyeceğini ve demokratik Ortadoğu devrimine yol açacağını dost da düşman da anlamıştır. Bu tarihi dönemeçte herkesten daha güçlü ve meşru bir paradigmaya, programa, planlamaya ve stratejiye sahip güç Kürt halkı olmaktadır. Kürt halkı ve insanlık bunu Önder APO’nun İmralı cenderesi altında verdiği üstün direnişe borçludur.
Tüm bu gelişmeler Kürdistan’ı işgal altında tutan sömürgeci güçler için bir paniğe yol açmıştır. Halkların kendi öz gücü ve iradesiyle demokratik temelde adım adım inşa ettiği özgür yaşam Demokratik Özerklik adı altında büyük ilerleme kaydetmeye devam etmektedir. Halkların bu ilerleyişi en çok da Kürdistan’ı işgal altında tutmayı varlık sebebi sayan, kendi sistemini Kürt düşmanlığı üzerine inşa eden sömürgeci AKP rejimi tarafından bir tehdit olarak görülmektedir. Halkların omuz omuza geliştirdiği bu özgürlük yürüyüşü adım adım özgürlüklere yol açarken buna tarihte eşi benzeri görülmemiş bir katliamcı politikayla “dur” demek isteyen AKP rejimi büyük bir soykırım, sindirme ve katliam planını devreye koymuştur. Bu ayağa kalkışın, bu özgürlüğe yürüyüşün Kuzey Kürdistan’a sıçramasından korkanlar karşı saldırı planlamış, bu saldırı 24 Temmuz tarihiyle devreye konmuştur.
24 Temmuz halkımıza karşı büyük bir korku ve endişe ile tertiplenmiş bir karşı devrim saldırısı ve yaşadığımız yüzyılda adı lanetle anılacak bir soykırım ve katliam planıdır. Bu saldırı ve katliam planının sonucunda Kürdistan’ın yeniden işgali, yıkımı, büyük bir Kürt katliamı ve sonuçta diz çöken, biat eden bir Kürtlük hedeflenmiştir. İşte tüm lanetiyle hazırlanan ve devreye konan bu hain ve zalimane saldırıya karşı Kürt halkının direniş kararlılığı ÖZYÖNETİM DİRENİŞLERİ temelinde gelişmiştir. Bu bakımdan ÖZYÖNETİM DİRENİŞLERİ bir varolma ve yok olma mücadelesi, bu temelde Kürt halkının verdiği teslim olmama ve direnme kararıdır.
Bu direnme teslim olmama kararlılığı 24 Temmuzdan başlayıp bu güne kadar süren destansı bir mücadele dönemini ortaya çıkarmıştır. 24 Temmuz öncesi ve sonrası yaşanan bu gelişmeler Demokratik Özerkliğin barış ve müzakere yoluyla inşasının, bu temelde özgür yaşama şansının olmadığını ortaya çıkarmıştır. Geriye direnerek ve mücadele ederek halkların kendi tercihini gerçekleştirmesi kalmış, bu bir insanlık görevi olarak kendini halkını savunma konusunda tarihsel olarak sorumlu gören YPS’ye düşmüştür.
Konferansımız Demokratik Özyönetim direnişlerine gelinen süreci böyle değerlendirmiş, yüzyıllın vahşeti olarak tanımlanabilecek bu soykırımcı saldırılar karşısındaki büyük direniş tutumunu tarihe yakışır bir tutum olarak tanımlamıştır. Bu direnişçi tutumu geriye çeken, düşmanın bu saldırı planı karşısında direnme tavrını eleştiren, direnişi muğlaklaştırıp liberalize eden, AKP’nin özel ve psikolojik savaşının etkisi altında kalarak direnişçiliği yadırgayan, mağduriyeti öne çıkaran, düşmandan medet uman her türlü tutumu mahkum etmiştir.
Demokratik Özyönetim direnişleri devrim için atılmış cesaret dolu bir adım, onurlu ve özgür yaşamak için verilmiş kutsal bir kararlılıktır. Halkımız onun evlatları olan yiğit ve fedakar Kürt gençliği ve kadını hayatları pahasına bu adımı atmaktan geri durmamış direnmiş ve kazanmış olmanın vakur duruşu ile tarih karşısına yüz akı ile çıkmıştır. Konferansımız halkımızın bu ders verici, düşmanlarını korkutucu ve zafere yürüyen kahramanca duruşunu onure etmiş, ‘kahraman halk gerçekliği’ mertebesinin her zerresine kadar hakkedildiğini tarihe not olarak düşmüştür. Yine bu mücadele ve kararlılık büyük bir umutla tüm herşeyini devreye koyan faşist AKP rejimini yenmeyi başarmıştır. Kürtler şahsında bir kez daha insanlık, direnenlerin kazandığı gerçeğini anlatan bu deneyimden büyük gurur duymuş, insanlık kendi gücüne olan inancını katlamıştır.
Konferansımız YPS mücadele pratiğinin geçmişten bu güne ele alınıp sorgulandığı, bu temelde özeleştiriden geçirildiği bir tarihi anlamı da taşımıştır. Halkımızın bu kahramanca duruşunu tam zafere, tam başarıya taşımayan yaklaşım tarz ve duruş eleştirilmiş, bu uğurda tarihin yüklediği öncülük görevine layık olmayan duruşlar sorgulanmıştır. Halkımızın ve kahraman şehitlerimizin huzurunda tüm öz savunma direnişçileri olarak samimi bir özeleştiri süreci ortaya çıkmış, bu özeleştiri kendine yakışır bir kararlaşmayla da taçlanmıştır. Geçen pratik süreç, ortaya çıkan tecrübe, yakalanılan düzey tam başarı ve tam zafer için yeterli görülmüş, başarının kesinlikle mümkün olduğu çok açıkça ortaya çıkmıştır. Nasıl ki Fransa’da Paris komünü temelinde ortaya çıkan deneyim ve pratik sosyalizmi ete kemiğe büründürdüyse ve Rus devrimine yol açtıysa Kürdistan’da ortaya çıkan şehir direnişlerinin de Demokratik Özerkliği ete kemiğe büründürdüğü ve Demokratik Ortadoğu devrimine yol açacağı tarihi bir tespit olarak ortaya konulmuştur.
Konferansımız bu perspektif ışığında geçmiş pratik mücadele sürecini sorgulamanın yanında önümüzdeki mücadele dönemine ilişkin önemli kararlaşma ve planlamaya da gitmiştir. Konferans bileşeni, tartışma düzeyi, içinden geçilen tarihsel süreç ve kararlaşmaları bakımından sadece bir YPS konferansı olmakla sınırlı kalmayan toplantımız aynı zamanda bir öz yönetim direnişleri konferansı olma düzeyine de ulaşmıştır.
Konferansımız 24 Temmuz’dan bu yana ortaya çıkan direnişi bir destansı süreç olarak tanımlamış, bu destanın devrime yol açacak bir özgürlük aşkını doğurduğunu bu ışığın zafere yürümek için güç verdiğini değerlendirmiştir. Mehmetlerin, Asyaların, Axinlerin, Rukenlerin, Çiyagerlerin, Xebatkarların, Zeryanların, İslamların, Beritanların, Rojvanların, Çektarların ve Rojgerlerin ve yüzlerce kahraman şehidin büyük direnişinin yarattığı bu destanın devam eden bir destan olduğu ve kesinlikle zaferle sonuçlanacağı değerlendirilmiş bu temelde şehitlere olan söz yinelenmiş, bu görevin tarihin onurlu insanlara dayattığı bir görev olduğu vurgulanmıştır. Çiyager yoldaşın “ NE OLURSA OLSUN SON MUHTEŞEM OLACAK” sözleri yine Mehmet TUNÇ Yoldaşın “BİZ DİRENDİK, DİZ ÇÖKMEDİK. BİZİMLE GURUR DUYUN” biçiminde dile getirdiği gerçekler bizlere direnmenin vasiyet edildiğini göstermiş, bu vasiyet yoldaşlarının ve Kürt yurtseverliğinin onur borcu olarak tanımlanmıştır.
I.YPS Konferansımız Kürdistan’da Demokratik ve özgür yaşama yol açacak bir devrimsel süreç için her zamankinden daha fazla koşulların olduğunu hatırlatarak, Konferansla birlikte YPS’nin büyük başarılara yol açacak bir pratiğe hazır olduğunu müjdelemiş, bu temelde öz yönetim direnişleri şehitlerinin intikamı için Kürdistan’da Demokratik Öz yönetim temelinde bir devrim için, tüm YPS güçleri başta olmak üzere tüm toplumsal kesimleri öz savunma ve toplumsal inşa bilinci temelinde görev başına çağırmıştır.
httpss://www.youtube.com/watch?v=04VzvknFTtY&t=10s
Biji Serok Apo!
Yaşasın YPS ve YPS JIN !
Yaşasın Öz Yönetim Direnişimiz
YPS 1. KONFERANS DELEGASYONU