
15 ŞUBAT ULUSLAR-ARASI KOMPLONUN 25. YILINA GİRERKEN ÖNDER APO ŞAHSINDA KÜRT HALKINA DAYATILAN ULUSLAR-ARASI SOYKIRIMCI GÜÇLERİ LANETLİYORUZ
YURTSEVER KÜRDİSTAN HALKIMIZA:
Önder APO`ya dayatılan uluslar-arası komplonun üzerinden yirmi dört yıl geçti.
Uluslar-arası komploya karşı başta Önder APO olmak üzere halk ve hareket olarak bu yirmi dört yılda, tarihte eşine ender rastlanan tarihi görkemli direnişler sergiledik. ‘’GÜNEŞİMİZİ KARARTAMAZSINIZ’’ şiarıyla Önder APO etrafında ateşten çember oluşturan ilk komployu fark eden Halit Oral` dan, Viyan Soran ve en son Veysi Taş, Mehmet Akarlara kadar tüm 15 Şubat komplo şehitlerimizi büyük saygı ve minnetle anıyoruz. Uluslar-arası emperyalist güçler tarafından Önder APO`ya karşı geliştirilen 15 Şubat komplo ayındayız. Kürdistan özgürlük mücadele tarihimize lanetli kara bir gün olarak geçen 15 Şubat komplosu, özgürlük hareketimiz ve yurtsever halkımız her yıl büyük bir öfke ile bu kara ve lanetli komplo gününü karşılamaktadır.
Önder APO 15 Şubat komplosunu başta emperyalist güçler olmak üzere ve işgalcı ulus-devlet güçleri tarafından Kürtlere uygulanan soykırım günü olarak ilan etti. Kürdistan’ı işgal eden ulus-devlet güçleri neden komployu yaptıkları anlaşılıyor, peki uluslar-arası emperyalist güçler neden Önder APO şahsında bir halkı yok etmek istediler? Paradoks gibi görünen bu kritik sorunun cevabı kadim Ortadoğu tarihinde gizlidir. Önder APO İmralı mücadelesinin temel özü bu paradoksu çözüme kavuşturma mücadelesi olduğu bilinmektedir.
Büyük İskender`den beri batılı emperyalist güçler Ortadoğu toplumuna ve coğrafyasına karşı sürekli bir saldırı içindedirler. Ortadoğu toplumu ve coğrafyası her zaman bu batılı emperyalist güçler için maddi manevi değerlerine el konulması gereken ihtişamlı bir alan konumunda olmuştur. Bildiğimiz kadim haçlı seferleri bu maksatla yapılmıştır. İşgal ve talanın yeni tanrısı modern Kapitalizim çağında son iki yüz yıldan bu yana Ortadoğu toplumu ve coğrafyası bu batılı emperyalist güçlerin kesintisiz istilası altındadır.
Önder APO devrimci mücadelesi ta başından beri hiçbir zaman dar ulusal sınırlara hapsedilen bir mücadele olmadı. Kürt Kürdistanı şahsında tüm dünya insanlığını kapsayan evrensel bir devrimci mücadele anlayışı ve tarzı geliştirildi. Önder APO paradigmasında geliştirdiği tarihsel toplum analizleri bu emperyalist güçlerin yalan ve zorbaya dayanan tarihsel gelişim süreçlerini özelikle kapitalist çağında maddi çıkarları uğruna son iki yüz yıldan beri Ortadoğu toplumunu içine düşürdükleri kaos ve krizin asıl sahipleri bu batılı emperyalist güçler olduğunu ortaya çıkardı. Önder APO beş bin yıldan beri insanlığın başına musallat olmuş devletçi geleneğin günümüzdeki çağdaş temsilcisi olan batılı emperyalist güçlerin zorba rejimlerine karşı başta Ortadoğu toplumu olmak üzere ve tüm dünya insanlığı için alternatif Demokratik-Modernite, Demokratik-Ulus paradigmasını geliştirdi.
Kısaca tarihsel gelişimini belirtiğimiz gibi, batılı emperyalist güçler neden Önder APO`ya karşı 15 Şubat komplosunu geliştirdiklerini yaşanan tarihsel toplum geçmişinde görebiliriz. Önder APO çağımızda devletçi kapitalizmin zorbalığına karşı, tarihsel toplumumuzun ahlaki-politik değerlerini savunduğu için bu emperyalist güçlerin acımasız komplosuna maruz kaldı. Dolayısıyla Önder APO tarihsel toplumumuzun bağrında biriktirdiği ahlaki politik değerlerinin çağdaş temsilcisi ve savunucusu konumundadır. Bir bireyden çok tüm dünya insanlığının ahlaki-politik değerlerinin kişiliğinde temsilini bulan evrensel bir iradedir.
Başta Önder APO olmak üzere, hareketimiz ve yurtsever halkımızın büyük devrimci mücadele çabaları sonucunda uluslar-arası komplonun başarıya ulaşması engellendi, ama halen komplo tümüyle boşa çıkarılmadı. Dolayısıyla Önder APO şahsında halkımıza dayatılan uluslar-arası soykırım komplosu devam etmektedir. Son yıllarda işgalcı faşist türk devlet güçleri tarafından Önder APO`ya karşı izolasyon, ağırlaştırılmış tecrit ve işkence yöntemlerinin sürekli devrede tutulması uygulanan uluslar-arası bu komplonun devamıdır.
15 Şubat uluslar-arası komplonun 25. Yılına özgürlük hareketi ve halk olarak her yıl olduğu gibi bu yılda büyük bir öfkeyle komplo ayı olan şubat ayını karşıladık. 15 Şubat uluslar-arası komplonun 25. Yılında, hareket ve halk olarak Önder APO`nun mutlak fiziki özgürlüğünü sağlamak için olağanüstü bir devrimci mücadele iddia ve kararlılığındayız. Bu anlayış temelinde uluslar-arası komplonun 25. Yılında Önder APO`nun fiziki özgürlüğü için, özgürlük hareketi ve yurtsever halkımız dört parça Kürdistan ve yurtdışında hep ayakta olduk.
Halk ve hareket olarak lanetli 15 Şubat uluslar-arası komplonun 25. Yılını bu temelde karşılamaya hazırlandığımız bir dönemde, başta bakûr Kürdistan ve Rojava Kürdistan`da büyük deprem felaket haberleriyle sarsıldık. Özgürlük hareketi ve yurtsever Kürt halkı olarak acı üstüne acı yaşadık. Kara Şubat ayında yurtsever halkımızın üzerine kabus gibi çöken bu deprem felaketi, her ne kadar yürek paralayan ağır trajik bir durum olsa da devrimci yurtsever halkımız mağdur olan insanlarımızı sahiplenmede tek yürek olmalıdır. Bu vesileyle felaket kurbanlarına Allahtan rahmet yaralananlara acil şifalar diliyoruz.
Kuşkusuz doğada önü alınmayan bazı doğal felaketler bazen gelişebiliyor. Ama bu doğal felaketlerin sonucunun toplumumuza bu kadar ağır mal olması, işgalcı faşist türk devletinin soykırım politikalarıyla yakından bağlantılı olduğunu önemle bilmemiz gerekiyor. Ki işgalcı faşist devletin bu kirli yüzünü pratikte en iyi gören deprem mağdurları olan yurtsever Kürt halkı oldu. Son yüz yıldan beri işgalcı faşist türk devleti bakûr Kürdistana hiçbir yatırım yapmadığı gibi Kürdistan coğrafyasını ve toplumunu her zaman kendisi için talan edilecek, rant sağlanacak bir yer olarak görmüştür. Onun için bakûr Kürdistan`da işgalcı devlet tarafından hiçbir zaman bilinçli olarak sağlam bir yapılaşma geliştirilemedi. Kısacası deprem sonuçlarının Kürdistan`da bu kadar ağır olmasının temel nedenlerinden birisi işgalci devletin bu politikasıdır. Ki dikkat edilirse 6 Şubat günü bakûr Kürdistan`da yaşanan ağır deprem felaketinin dördüncü gününde işgalci faşist türk devleti halen deprem bölgesine gelmiş değil. Binlerce felaket mağdurları enkaz altında kurtarılmayı beklerken hiçbir devlet kurumunun sahada olmaması işgalcı türk devletinin Kürtlere karşı soykırım politikasının çarpıcı açık bir örneği olmaktadır. Bakûr Kürdistan`da Kürt halkının yaşadığı bu ağır felaket durumuna karşı faşist türk devletinin Kürtlere karşı ayrımcı düşmanca davranışlarına tüm dünya şahit oldu.
Bakûr Kürdistan`da Kürt halkının yaşadığı bu ağır felaket durumunu fırsat bilen faşist AKP-MHP rejimi felaketin ilk gününde faşist şef Erdoğan tarafından Kürdistan`da olağan üstü hal ilan ettiler. Açıkça görünüyor ki özgürlük mücadelemiz karşısında çöküş sürecine giren faşist AKP-MHP rejimi, bakûr Kürdistan`da halkımızın yaşadığı bu ağır felaket durumunu fırsat bilerek faşist rejimlerinin ömrünü uzatma hesapları içine girdiler. Bakûr Kürdistan`da halkımızın yaşadığı bu felaket durumundan önce, faşist AKP-MHP rejimi bakûr Kürdistan`da ortaya çıkan özgür halk iradesini nasıl gasp edeceğinin kara kara hesaplarını yaparken, aniden bakûr Kürdistan`da ortaya çıkan bu felaket durumundan faydalanmaya çalışıyorlar. Bakûr Kürdistan`da olağanüstü hâl ilan edilmesinin anlamı bakûr Kürdistan`da ortaya çıkan yurtsever halkımızın özgür mücadele iradesini gasp etmektir. Faşist AKP-MHP rejiminin bakûr Kürdistan`da olağanüstü hâl ilan etmelerinin temel amacı bu olmaktadır.
Değerli yurtsever Kürdistan halkımız, özgürlük mücadelesi olarak içinde geçtiğimiz bu tarihi ve kritik mücadele döneminde, her zamandan daha çok yurtsever devrimci mücadele ruhuyla Önder APO mücadele çizgisinde birlik olmalıyız. Bizi başarıya götürecek, mazlum Kürt halkını yaşadığı bu sefaletten kurtaracak tek yöntemin faşizme karşı halklarımızın ortak yurtsever devrimci mücadelesiyle olacağını önemle bilmemiz gerekiyor. Bu inanç ve anlayış temelinde 15 Şubat uluslar-arası komplonun 25. Yılında faşizme karşı, halk ve hareket olarak uluslar-arası komployu tümüyle boşa çıkaracak ve mutlak Önder APO`nun fiziki özgürlüğünü sağlayacak bir devrimci mücadeleyi geliştirmenin inancı ve kararlılığındayız.
15 Şubat uluslar-arası komplonun 25. Yılında bakûr Kürdistan`da halkımızın yaşadığı ağır felaket durumunun tekrardan derin acısını paylaşıyor Önder APO ve halkımızın başı sağ olsun diyoruz.
Kahır olsun 15 Şubat uluslar-arası komplocu güçler
Önder APO`suz yaşam olmaz
Yaşasın halkların çağdaş sosyalist Önderi Rêber APO
15 – Şubat – 2023
YPS / YPS-JIN GENEL KOORDİNASYONU