• Home
  • YAZILAR
  • Ele Avuca Sığmaz Bir Kıvılcımdı, Bahtiyar Yoldaş

Ele Avuca Sığmaz Bir Kıvılcımdı, Bahtiyar Yoldaş

By on 9 May 2019 0 2062 Views

Bahtiyar arkadaşı yazmak gerekiyor. Lakin üstesinden gelinmesi güç bir iş bu. Şehitlere dair yazmak her zaman zordur. Çünkü kelimeler ne kadar güçlü tarif edebilir ki o değerler üreten ruhu? Ne kadar hissetmemizi sağlayabilir ki yoldaşlarımızın anlam üreten varlığını. Zordur şehitleri yazmak. Fakat bir o kadar da gerekli. Gerekli çünkü bu arkadaşları herkesin tanıması mümkün olmadı. Gerekli çünkü kimi yıllarca mücadeleden sonra kimi ise daha başlangıçta katıldı şehitler kervanına ama hepsi kendinden bir parça ekledi PKK hakikatine. Gerekli çünkü Kürt halkı bugün onlar sayesinde nefes alabiliyor, direnebiliyor. Gerekli çünkü insanın nasıl insan olduğunu herkese kanıtlıyor yaşamları. Kuşkusuz tüm şehitlerimizde ortak bir ruh var ve hepsi birbirine benzer özellikler taşıyor ki bu zaten APOCU ruhtur. Fakat hepsinde göze batan farklı farklı nitelikler de var. Bahtiyar heval bu şehitlerimizden biri. Nusaybin Özyönetim direnişinin harcına en çok emek veren arkadaşların başında geliyor, aynı zamanda.

Bitmek bilmeyen enerjisinden mi bahsetmeli önce yoksa gözlerden dalga dalga yayılan kararlılığından mı? En doğrusu bu hikâyenin nasıl başladığına bakmak sanırım. 1992 yılında Amed’te dünyaya gelir, sonradan Bahtiyar olacak Rohat Karakoç arkadaş. Diriliş devriminin en üst seviye ulaştığı yıllardan biridir, 92 yılı. Yurtsever olan ailesinin “Rohat” ismini koyması bundandır, muhtemelen. O yılda elini uzatsan tutacağın kadar yakına gelmişti: “Roj” yani “Gün” aslında “Devrim”. Kürt halkının günü gelmişti. Oysa daha bitmemişti mücadele ve o yıl doğan nice kahraman büyüyecek ve kanla terle devrim ağacını yeşertecekti. APOCU değerlerle şekillenen Rohat yoldaş, 2006’da, daha 14 yaşındayken Amed serhildan dediğinde taşıyla, molotofuyla bu kervana katılacaktı. Çok geçmeden daha bilinçli bir şekilde dâhil olacaktı, özgürlük hareketine.

2008’de her Kürdün özgürlük umudu olan dağa çevirmişken yönünü düşman fark edecekti, APÊ Musa’nın şehit düştüğü yıl doğan bu küçük generalini. 20 ayı sömürgeci düşmanı daha yakından tanıyacağı zindanda geçiren Rohat arkadaşın öfkesi bilendikçe gözlerindeki kararlılıkta daha sabit hale gelecekti. Zindandan çıktıktan sonra partinin resmi bir neferi olarak çok sevdiği Amed’te şehir faaliyetleri yürüttükten sonra yönünü dağlara verir. Rohat  “Bahtiyar”dır, artık. İlk adresi Amed dağlarıdır. 2013 yılında Önderliğin çağrısıyla Güney’e geçer. 2014’te İŞİD faşizmi Kürdistan’a saldırdığında Şengal cephesinde onu durduranlar arasındıdadır. Ve 2015 Temmuz’unda sömürgeci TC’nin topyekûn saldırılarına karşı halk özyönetim direnişine başladığında bu direnişe destek olmaya ilk gelenlerdendir.

Ağustos 2015’te sömürgeci, soykırımcı TC’ye yıllardır bilediği öfkesini dışa vuracağı direnişin kalelerinden Nusaybin’dedir, Bahtiyar yoldaş. Gelhat Gever arkadaş yeni şehit düşmüş ve onun adını alan mahallede iki hendekle de olsa direniş tohumu atılmıştır. Bu tohuma can suyu katacaktır, Bahtiyar arkadaş. Dur durak bilmez bir şekilde çalışan ve sürekli direniş yöntemlerine yoğunlaşan bu arkadaş halkın ve gençlerin doğrudan dikkatini çeker. Sessiz sedasız sadece direnişe odaklanan bu genç arkadaşı bağrına basar yurtseverliğin kadim kalesi Nusaybin. Fazla değil gerektiğinde konuşur ama içi kapanık biri değildir. Yaşlı amcalardan küçük çocuğa kadar herkesle iletişim kurar. Misafir olduğu aileler derinden bağlanır ona. Ciddiyeti ve sürekli aktif olması gençlerde derin bir saygı uyandırır. Düşmanın her saldırısında sese ilk koşandır.  Gözü pekliği belirgindir ama sonsuz cesaretine herkesin hayran kalması için TC’nin 6 günlük ilk sokağa çıkma yasağı saldırısının olması gerekir. Direnişin alanın genişlemesi için tükenmez bir şekilde çalışır. Küçük büyük demeden her işe koşan Bahtiyar arkadaş bir yandan da gençleri öz savunma konularında eğitir.

Ekim’in başında ilk kapsamlı saldırı başladığında artık üç mahalleye yayılmıştır, direniş. Fırat Mahallesi(Taxa Koçera) 6 gün saldırının yoğunlaştığı esas mahalledir. Bahtiyar yoldaş bu mahallededir. Şehit Pale Nisebin ile beraber bu mahallede düşmana büyük darbe vuran direnişin öncüllerindendir. En riskli eyleme önce o koşar. Ve hiçbir görevden başarısız dönmez. Bu gittiği her yerde çevresindekileri de harekete geçiren Amed’li genç, Nusaybin sokaklarında APOCU iradenin yenilmezliğini sergiler.  Tankların da kullanıldığı düşman saldırıları bir sokak bile ilerlemeden ve direnişçilere en ufak bir zarar veremeden durdurmak zorunda kalır. Biri çatışma alanları dışında olmak üzere iki sivil şehit düşer. Nusaybin halkını çok daha fazla umutlu hale getiren bu başarıda Bahtiyar arkadaşın rolü büyüktür. Bu 6 gün sadece birkaç saat uyuyan heval Bahtiyar sadece Fırat mahallesinde değil, tüm halkta derin bir iz bırakmıştır. Özyönetim de yer alan gençler sürekli onunla göreve gitmek isterler.

Kısa süreli birkaç saldırıda daha Nusaybin’de direnişin parçası olur. Bir süre farklı görevler için Nusaybin’den ayrılan Bahtiyar yoldaş, sürekli aranır, anılır hem halkın hem de direnişçilerin barikatların arkasındaki soba başı sohbetlerinde. Oda sürekli dönmek ister, artık sokak sokak tanıdığı direniş kentine. Nusaybin’de birkaç gün aralarla sürekli sokağa çıkma yasakları ile saldırmaktadır, düşman. Ve o her saldırı da sanki fiziksel olarak Nusaybin’deymiş gibi hissettiğini söyler, yoldaşlarına. Bahtiyar yoldaşın Aralık ayının başında hasreti sona erer ve tekrar Nusaybin’e döner.

Düşman 20 Aralık’ta bir kez daha sokağa çıkma ilan ederek saldırıya geçer. 22 Aralık günü ölümsüzlerin arasına katılır, Bahtiyar arkadaş. Şehadeti aslında 23 yıllık yaşamının özeti gibidir. Fırat Mahallesinin Halk Meclisi’nin eşbaşkanı Medeni Orak özyönetim direnişin daha başından itibaren toplumsal çalışmalarla birlikte her an direnişçilerle birlikte olan değerli bir yurtseverlik abidesidir. O gün dar bir sokaktan geçerken keskin nişancıların hedefi olur sokağın ortasında Medeni Orak. Yarısı ağırdır ama hala nefes almaktadır. Herkes bir yöntem bulup, Medeni arkadaşa ulaşmaya çalışırken biraz gerilerde bir mevzide olan heval Bahtiyar hızla olay yerine gelir. Bir daireden sokağa balyozlarla yeni açtıkları çıkış kapısı ile Medeni arkadaşa ulaşmaya çalışırken, bu noktadan doğrudan Medeni arkadaşa doğru atılır Bahtiyar heval. Ama PKK yoldaşlığını bilen ve yaralı arkadaşlarına mutlaka yardım edeceklerini öngören düşman keskin nişancıları pusudadır. Bahtiyar yoldaş vurulur ve Medeni arkadaşın yanına düşer. Kanları birbirine karışarak şehadete erişirler, biri Kürt yurtseverliğinin geldiği noktayı gösteren 7 çocuk babası 46 yaşındaki Medeni Orak, diğeri 23 yaşında fedai PKK militanlığının örneği olan Bahtiyar yoldaş.

Kısa ama dolu dolu olan yaşam hikâyesinin temel dönemeçleri bu şekilde. Yoldaşlığını, kararlılığını, cesaretini hangi kelimeler tarif etmeye yetebilir ki? Tepeden tırnağa insan olan, her hareketi ile adanmışlığını gösteren birini hangi kavram hak ettiği şekilde tanımlayabilir? Tüm şehitlerimizde olduğu gibi her zaman bir şey eksik kalır. Fakat şunu bilmek gerekir. Amed Bahtiyar yoldaş gibi militanlar yetiştirdiği için övünmelidir. Ve Kürt halkının Heval Bahtiyar gibi evlatları olduğu sürece Önderliksiz köle bir yaşamı kabul etmeyeceği nettir.

 

Kendal BAGOK